Keliğra Sultan’ın Tekkesindeki Kayalar ve Kuyu Delikleri

    0
    21

    Yüksek Kayalar ve Kuyu Delikleri

    Keliğra Sultan Tekkesinin çevresindeki kayalar oldukça yüksektir ve her iki yanında birçok kuyu deliği bulunmaktadır. Bu kayalar, gökyüzüne doğru yükselerek Bîsütun Dağı’nı andırır. Kayaların alt kısmı boştur ve bu boşluklar, eski zamanlarda insanların kayalarla ilgili birçok şey yaptığı yerlerdi. Kayaların üzerinde bulunan kuyu ağızları, halkın kullanımı için önemli bir yer haline gelmiş. Bu kuyulardan, gemi reisi olanlar arpa ve buğday gibi malzemeleri alıp kayaların altına dökerlerdi. Bu malzemeler, kuyulardan gemi ambarlarına dökülüp dolardı. Eskiden, Ferhad gibi kefereler bu kuyuları kazmışlardır. Gemiler, bu kayaların altına girerek demir bırakabilirler, ancak bu yerin çok özel ve alışılmadık bir özellikleri vardır. Gemiye çuvallarla malzeme indirilemez, çünkü her taraftan uzak yollara sahiptir. Bu yollar oldukça sarptır ve bir insanın bu kayalara tırmanması neredeyse keçi gibi bir beceri gerektirir Keliğra Sultan ve Tekkesinin Öyküsü.

    Keliğra Kayalıklarının Özellikleri ve Fırtınalar

    Keliğra Sultan Tekkesinin çevresindeki kayalar, Karadeniz sahilinde benzeri olmayan bir yapıya sahiptir. Lodos rüzgârı, kıble rüzgârı ve gün doğusundan gelen fırtınalar bu kayalarla çarpıştığında, gök gürültüsüne benzeyen bir ses çıkar. Bu ses, Silistre yakınlarındaki Afalatar ve Alhanlar’a kadar duyulabilir. Kayalar, Samanyolu gibi göğe doğru baş uzatmış ve büyük bir ihtişama sahiptir. Kayaların üzerinde şahinler, çaylaklar ve miskî kartallar yuva yapmaktadır. Her kartal, bir koyun kadar büyüklükte olabilir. Bazı insanlar, tekkede kurban kestikten sonra bu kartallara dağıtırlar. Ancak bazı kurbanlar kabul görmez ve bu kurbanlar yenmez. İnsanlar arasında böyle bir inanış bulunmaktadır.

    Keliğra Sultan Kalesi ve Yapısı

    Keliğra Sultan’ın yakınlarında, oldukça dikkat çekici bir kale vardır. Bu kale, Madyan Oğlu Yanko’nun kardeşi olan Tarih-i Yunan’ın sahibi olan Yanvan Kralı tarafından yapılmıştır. Yıldırım Bayezid Han’ın oğlu Musa Çelebi, bu kaleyi Rumlardan fethetmiştir. Kale, Balçık kazasında ve deniz kıyısında, bulutlara kadar yükselen dörtgen bir yapıya sahiptir. Kalede evler, cami, han ya da çarşı gibi yapılar yoktur. Ayrıca bir kale muhafızı, askerler ya da cephane bulunmaz. Yalnızca yüksek kayalar üzerine inşa edilmiştir ve tek bir kapısı batıya bakmaktadır. Kale, doğu tarafında 100 kulaçlık uçurum kayalarla çevrilidir ve altı boştur. Bu yapı, Keliğra Sultan kayalıkları üzerine kurulmuştur.

    Kale ve Yağmalanması

    Tarihsel olarak, bu kalede önemli olaylar yaşanmıştır. 18. yüzyılda, Nasıf Paşazâde Hüseyin Paşa, Özü eyaletine mutasarrıf olduğu sırada, bu kaleyi Ruslar birkaç kez yağmalamıştır. Bu yağmalama sırasında, kalenin halkı esir alınmış ve yerel halk büyük zorluklar yaşamıştır. Ruslar, bu bölgede halkı esir alırken, yerel halk bu baskılara karşı büyük bir direnç gösterememiştir istanbul private tours.

    Keliğra Sultan Tekke ve çevresi, hem manevi hem de doğal güzellikleriyle büyük bir öneme sahiptir. Hem tarihi hem de kültürel bakımdan bölgedeki kayalıklar ve yapıların her biri, birçok efsane ve hikâye barındırmaktadır. Bu yüzden bu bölge, halk arasında hem saygı gösterilen hem de merakla ziyaret edilen bir yer haline gelmiştir.

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz